Re: About claims of Mr. Polat Kaya (Oktay Ahmed)

--- In b_c_n_2003@yahoogroups.com, "Kamil KARTAL"
<allingus@...> wrote:

Merhaba Oktay Bey,

Polat Kaya'nin daha once toplulugumuza gondermis olduklari pek cok
aciklayici bilgilerle dolu yaziyi okumadiginizi veya incelemediginizi
farkettim.

Bir butun olarak incelendiginde, Polat Kaya tarafindan ileri surulen
goruslerin cesitli belge ve bulgulara dayandigi kolaylikla
gorulmektedir.


Buna ek olarak, kuramin "anagram" disinda kalan onemli bir bolumunun
gecmiste bazi dilbilimciler ve devletadamlari tarafindan da ileri
surulmus ve desteklenmis oldugunu, ancak bir takim siyasi gorusler
sonucu zamanla sumenalti edildigini, tartisilmasinin abesle istigal
gibi gorulmesi icin calisildigini, kisa sure sonra 'yasakli konu'
ilan edildigini ve bu amacla ozunden saptirilmaya calisildigini da
biliyoruz.

Yanit verirken yorulmus olmanizi dogal karsiliyorum ama pes
etmediginizi umuyorum.


Kesin olarak soyleyebilirim ki, yanit vermek ne kadar yorucu ise,
Polat Kaya'nin yazdiklarini kabul etmek degil ama yalnizca anlamak

icin sarfedilmesi gereken caba bile bundan daha yorucu.

Sizin ve cesitli dilbilimcilerin bugune dek vermis oldugunuz iyi-kotu
karsiliklari ve Polat Kaya'nin yanitlarini okurken gozlemledigim sey
hep bunun yoksunlugu oldu. Bilgi var, hem de istemedigimiz kadar!

Ancak is anlamaya geldiginde cok tutumluyuz, ne yazik ki.

Hepsi bir yana, Polat Kaya'nin o yazilari hazirlarken ne kadar
yoruldugunu (ama asla vazgecmedigini) dusununce, kendi adima yemem
gereken kirk firin ekmek oldugunu da goruyorum.

Yayimlanan bilgilerin icerigini dikkate aldigimizda, bcn oldukca
donanimli bir bolge. Burada, dunya dilleri, dilbilim ve ceviri ile
ilgili pek cok sey okuduk, inceledik, calistik hep birlikte. Demek

istedigim o ki, -uzman dilbilimci olsak da olmasak da- genel kabul
gormus ve uygulamada olan verileri ve guclu kanitlarla bunlara karsi
direnen gorus ve kuramlari (Polat Kaya da, bizler de!) yakindan
biliyoruz; bu sert akinti icinde, oldugumuz yerde kalmamaya ve
kendimizi gelistirmeye calisiyoruz.

Yanitinizda, kurama kanit olarak gecmis yazili belgeleri
soruyorsunuz. Bunlari elbette bulamazsiniz ama bu bulamayisinizla
hakli cikacak da degilsiniz. Eski yazi(t)larda bulamadigimiz ama gun

gibi ortada olan oyle cok sey var ki! Ses-yansimali sozcukleri de
bulamayiz ornegin. Yazili edebiyatta kullanimlari ayip sayilmisti,

dilin fakirlik gostergesi olarak gorulmustuler. Yazili belgelerde
bulamadik diye "piril piril"i Turk diline yeni girmis bir deyis
olarak mi kabul etmeliyiz.


Lutfen dikkat buyurun: Polat Kaya'nin kurami, temel mantigi Turk
dilini/dusunusunu kirmak olan bir islemin ve surecin ozenle
gizlenmesi uzerine insa edimistir.

Bir seyi gizlediniz mi hic? Kimsecikler bulamasin diye izini
sildiniz mi?


Ozetle, Polat Kaya'nin ileri surduklerini anlayabilmek icin cokca
sabir ve anlayis gerekiyor, buna hic kusku yok!

Gun oldu, Polat Kaya 50 sayfalik bilimsel bir yazi gonderdi, gun oldu
yalnizca iki satirlik bir sozle yanit verdi karsi goruslere. Polat
Kaya'nin ne dedigini, ne demek istedigini INCELEMEK ve ANLAMAK
isterseniz asagidaki iki mesaj arsivinde "POLAT KAYA" olarak
arayabilirsiniz:

http://groups.yahoo.com/group/b_c_n/messages/
http://groups.yahoo.com/group/b_c_n_2003/messages/

Yorum ve yanitlarinizin surecegini umuyorum. YalitilMIS Sumer

dilindeki Turkce soz/dusunus varligini, Etruskce'nin 'TENGRI'sini,
Latin, Grek ve Yunan dillerinin Etruskce ve Turkce ile olan
baglarini, vs. aciklayabileceginizi umuyorum.

Son soz:

Butun sorgulamalarin ardindan, insanlik ve uygarlik tarihi bugun
bizlere OGRETILDIGI gibiyse, bu OGRETIye hicbir siyasī ve millī gorus
karismamissa, hicbir sey kirilmamis ve bu bizlerden gizlenmemisse
niye tartisiyoruz ki? Tabii ki soyledikleriniz dogrudur.

Selamlar,
Kāmil