Sayin Ahmed Erdem,
Iletinizi gec
açtim. Bir kere yaziniz benim sistemimde çok karisik bir
sekilde çikiyor ve
dolayisiyle okunmasi ve anlasilmasi çok zor.
Iletisim ortaminin
yarattigi güçlüker sebebiyle olsa gerek ki Türkçe
harflerin bazilari
asli gibi görünmeyip okunamaz sekillerde
çikmaktadir. Gönül
isterdi ki yaziniz biraz daha açik ve anlasilir
olsun. Birbirimizi
dogru anlamamiz iyi yazilmis ve okunakli iletimis
bir yazi ile bir
hayli kolaylasir.
Bununla beraber
yazinizdan anladigim kadariyla benim ortaya attigim
tez sizi fazlasiyla
üzmüs. Bu gereksiz bir duysallik. Her okudugunuzu
kabulleneceksiniz
diye bir kural olmadigi gibi kabullenmeniz için de
zor kullanmiyorum.
Fakat, bu arada dillerin kökü ve dillerdeki çogu
sözcüklerin ad
olgusuyla ilgili yazilanlarin ve söylenenlerin pek te
inandirici
olmadigini gören birisi olarak mevcut sistemle ilgili pek
çok hususu sorgu
sual ediyorum. Bu da bir gerçek. Hele eski Türk
dünyasini yok bilen
görüslerin tamamen yanlis olguna ve Türkçenin
tarihte çok
derinlere giden bir dil olduguna, delillerine dayanarak
inanan birisiyim.
Bu sebeple, bu konuda yazdiklarimda çok ciddi,
samimi ve
kararliyim. Dolayisiyle, elbetteki yazdiklarimi güvenle
yazmaktayim.
Isitmeye alismamis oldugunuz bu tezim sizi sasirtriyorsa
bu beni baglamaz ve
bu sebeple de yolumu kesmeye kalkismamaniz
gerekir. Onun için
de size düsen asil kendinize dönmeniz ve kendi
verilerinizin
dogrulugunu incelemeniz olur. Bizden farkli bir görüste
olmaniz mümkün ve
kabul edilebilinir. Fakat bu haliniz size ne Sayin
Adnan Atabek'e ve
ne de bana en hafifinden bile olsa dil satasmasi
yapmaniza izin
vermez. Bunun yerine daha inandirici bir sekilde
bizleri ikna edip
söylediklerimizi çürütürseniz heyecanli halinizi
kabul etmek belki
daha kolay olur.
Ayrica Polat
Kaya'nin "tez insa etmesini" yadirgamaniz biraz garip
degil mi? "Tez
insa etmek" kimlerin tekelinde ki Polat Kaya "tez"
insa edemesin veya
böyle bir is yapmaya kalkismasin? Iyi düsünün
lütfen.
Ifadeleriniz yanlis, dayanaksiz ve yersiz. "Polat Kaya" veya
adi Türk adi
olmayan baska birisi bu dediklerimi bu ortamda yazmis
olsaydi tepkiniz
yine böyle mi olurdu? Yoksa çok sessiz ve çekingen
mi kalirdiniz yahut
hemen kabullenirmiydiniz? Lütfen cevabiniz en
azindan kendiniz
için samimi ve içten olsun.
Üstelik
söylediklerimi heyecanlanmadan ciddi bir sekilde okur ve
karsilastirmalarinizi
yaparsaniz onlarin hiç te yabana atilir
olmadigini kendiniz
de görürsünüz. Hele MECLIS" sözünün "Türkçe "CEM
OLUS", s=sh,
sözüyle çok yakindan bagi oldugunu da bilmeniz gerekir.
Ayrica CELSEM
(toplantim) sözü ile MECLIS sözü de yine dil bakimindan
birbirine baglidir.
Bunu da inkar edemezsiniz. Durum böyle olduguna
göre bunu
yagirmaniz konuyu tam düsünmeden yanitladiginizi
isaretliyor. CELSE,
CELSEM ve MECLIS sözcüklerinin Türkçe olmadigini
nasil
söyleyebilirsiniz? "Kitapta öyle yazilmistir" demekten baska.
Ayrica, simdiye
kadar hepimize söylenenlerin ve/veya kitaplarda
okuduklarimizin da,
sirf kitaplarda yazilidir diye, yüzde yüz dogru
olduguna inanmaniz
da geçmiste olanlara çok yüzeysel baktiginizin bir
isareti oluyor.
Geçmiste yapilmis bilinçli degistirmeleri bilmek
bakimindan bir
hayli derinlere inmek gerekir.
Son olarak,
"Bilimsel tartıÅ?maların mahalle kahvesi aÄ?zı ile
sÃ*rdÃ*rÃ*lmesinin
pek de anlamlı olmadıÄ?ını dÃ*Å?Ã*nmÃ*yorum,
ancak sözlÃ*Ä?e
bakacak kadar bile Arapça bilmeyenlerin mahalle
aÄ?zı ile yorum
yapmalarını son derece yadırgıyorum" seklindeki
deyiminiz hem konu
hakkinda "bilimsel" bir ifade olmadigi gibi ayni
zamanda da
yakisiksiz ve konusanlara saldiran bir ifade. Dogrusu ayip
etmissiniz. Lütfen
dilinizde biraz daha ölçülü olursaninz bu ortam
içinde konusulan
konulari daha rahatlikla konusmamiz devam eder ve
birbirimizi
anlamamiz o nisbette kolay olur.
Esen kaliniz,
Polat Kaya