MARDUK ADLARI KONUSUNDA NOTLAR-7

 

“MARDUK + ASARULUDU” ADINDAN BAZI ÖRNEK TÜRKÇE SÖZLER

 

YAZARI:  POLAT KAYA


(07) ASARULUDU

 

ASARULUDU adı Marduk’un yedinci adı olarak bildiriliyor.  Bu konuda pek çok yorumlar var. Wikipedia kaynklı şu İngilizce tanıtımı İngilizce olarak şunları söylüyor:

 

“In Sumerian and Akkadian mythology Asaruludu is one of the Anunnaku. His name is also spelled Asarludu, Asarluhi, and Namshub.

As Namshub (shining), he is considered a protective deity, "the shining god that illuminates our path". The Enuma Elish describes Asaruludu as "the light of the gods". Another version states he is "the wielder of the flaming sword" and "ensures the most perfect safety".

https://en.wikipedia.org/wiki/Asaruludu

 

 

Polat Kaya: Özetle, Türkçe tanımlama şöyledir: “ASARULUDU adı ile Marduk güclü bir önder imiş, tanrılara en iyi güvenceyi sağlıyormuş ve koruyucu bir tanrı olarak biliniyormuş.  O parlayan bir tanrı olup yolları aydınlatıyormuş. “ENUMA ELİŞ” destanı ASARULUDU adını “tanrıların ışığı” ve ayrıca, elinde alevler içinde olan bir kılıç kullanan birisi olarak tanımlıyor.”

https://en.wikipedia.org/wiki/Asaruludu

 

 

İlkin, ASARULUDU sözcüğünü inceleyelim.

 

a)   ASARULUDU sözcüğü  “AS-AL-URDU-U” şeklinde deşifre ettiğimizde, ASARULUDU sözcüğünün Türkçe “AS AL ORDU O” sözünü içerdiğini görüyoruz.  Bu söz, “AL başlı, güclü bir güneş ordusunu” tanımlıyor.  Aslında, MARDUK bu ad altında tanımlanırken, onun çok güclü olduğu, bir önder olduğu, aydınlatıcı olduğu tanımlaması ile tanıtılıyor. Bu güc ona Gök Tanrı ANU tarafından verildiği söyleniyor.  Böylece, MARDUK, yani “TÜRKEM” kimlikli bu SÜMER Tanrısı, kendisinin bir ORDU kumandanı olduğunu söylüyor.  Yine, MARDUK tanımlamasında verildiği gibi, bu ORDU Sümerli TÜRKMEN  ülkesinin topraklarını, ülkenin başlarını ve vatandaşlarını koruyan bir askeri güc olduğunu söylüyor.  Nitekim, bu kavram günümüzde ki Türk ordularında da geçerli bir tanımlamasıdır.  


b)  ASARULUDU sözcüğü  “AS-AL-UDU-RU” şeklinde deşifre ettiğimizde, ASARULUDU sözcüğünün Türkçe “AS AL UDU ER
ܔ sözünü içerdiğini görüyoruz.  Bu söz, MARDUK’un “BİR AL GÜN-TANRI  ERİ” olduğunu söylüyor.  Gün-Tanrı UTU (UDU, OD O)  Gök Tanrı ANU tarafından yaratılmış ve yeteneklerinin hepsi yine ANU tarafından kendisine verilmiştir.

 

c)  ASARULUDU sözcüğü  “AS-ULU ARDU” şeklinde deşifre ettiğimizde, ASARULUDU sözcüğünün Türkçe “AS ULU ERDİ O” (O BİR YÜCE KİŞİ İDİ anlamlı) sözünü içeriyor ki bu söz ile Marduk’un ve askerlerinin bir ulu asker olduklarını söylüyor.  

 

 

Yukarıda, Marduk’un adının tanımlanmasında, ASARULUDU Marduk adının bir başka şekli de NAMSHUB olduğu belirtiliyor.

 

 Şimdi. Bu kavraların ışığında, gerek “MARDUK + ASARULUDU”  ve gerekse “MARDUK + NAMSHUB” adları altında, bazı örnek sözleri tanımlıyalım. Şöyle ki:

 

1“MARDUK + ASARULUDU”  >  “AL-DURK-URDUSUAM-A”  <  Türkçe “AL-TÜRK ORDUSUYAM” sözünü içerdiğni görüyoruz ki, bu da TÜRK MARDUK ordusunun bir “AL-TÜRK ORDUSU” olduğunu çok açık bir TÜRKÇE  dil ile söylüyor!  Elbette ki bu tanımlama yalnız söylemekle kalmıyor, aynı zamandaa SÜMERLİLERİN özbeöz TÜRK olduğunu inkâr edilemez bir şekilde gün ışığına çıkarıyor.  AL TÜRK Ordusu elbette ki AL GÜNEŞE Tanrı olarak tapan bir ordu idi. AL adını AL OSMAN ORDULARI şeklinde Osmani Ordularında da görüyoruz! Ayrıca ALASKAR (ALASKER) adını Türk toplumlarında erkek adı olarak buluyoruz.  

 

 

2“MARDUK + ASARULUDU”  >  “AS-AL-DURK-UDU-ARUM”  <  Türkçe “AS AL-TÜRK UDU ERUM” (BİR ULU TÜRK UTU ERİM, BİR AL-TÜRK GÜN-TANRI ASKERİM anlamlı) sözünü içerdiğni görüyoruz ki, bu da Sümer MARDUK koruyucu ordusunun “BİR AL-TÜRK GÜN-TANRI ASKERİ” olduğunu çok açık bir TÜRKÇE  dil ile söylüyor! 

 

 

3“MARDUK + ASARULUDU”  >  “AS-ULU DURK-ARUMDA”  <  Türkçe “AS ULU-TÜRK ERUMDܔ (BİR ULU TÜRK ASKERİDİ  O anlamlı) sözünü içerdiğni görüyoruz ki, bu da TÜRK MARDUK’un ordusunun “BİR ULU-TÜRK ASKERİ” olduğunu TÜRKÇE  dil ile söylüyor! 

 

 

4a“MARDUK + NAMSHUB”  >  “BASH-DURKMANUM”  <  Türkçe “BAŞ TÜRKMENÜM” (PAŞA TÜRKMENÜM anlamlı) sözünü içerdiğni görüyoruz ki, bu tanımlama ile MARDUK’un bir “BAŞ TÜRKMEN” olduğunu ve Türk Ordusunda da bir BAŞ, yani, bir PAŞA olduğunu söylüyor!  Diğer bir deyimle, O bir “Baş kumandandır” ve ülkenin Başını ve de ülkenin topraklarını korumakla mükelleftir.  Günümüzde Türk ordusunda olduğu gibi!   

 

4b“MARDUK + NAMSHUB”  >  “NMUM-BASHADUR-K”  <  Türkçe “NAMUM PAŞADUR” (ADIM PAŞADUR anlamlı) sözünü de içerdiğni görüyoruz.  Böylece, bu tanımlama ile, tanrı “MARDUK” Sümerli TÜRKMEN/TUR/TÜRK/OĞUZ ordusunun “BAŞI” ve Ordu diliyle  Ordunun “PAŞASI”dır.  Burada dil bakımından ilginç olan husus şudur ki, Türk Ordusunda “PAŞA” ünvanı çok eski zamanlardan beri kullanılan bir ünvan imiş!  Sümerlerin gerilemesi ve gölgelenmesi neticesi, bu Türk ordu kumandanlarına verilen PAŞA ünvanı, olasılıkla 4-5 bin sene öncesinden, değiştirilmiş ve gölgelenmiştir.  Buna rağmen, ULU TÜRK ORDUSU günümüze kadar güçlü bir şekilde gelmiştir. 

 

4c“MARDUK + NAMSHUB” (konuşmamda olmayan yeni bir açıklama) >  “URDU-BASHKANMM”  <  Türkçe “ORDU BAŞKANUM” (ORDU BAŞIYIM, ORDU PAŞAYIM anlamlı) sözünü de içerdiğni görüyoruz. Böylece, Marduk bu adı ile ordunun baş olduğunu başka bir Türkçe söz ile tanımlıyor.  

 

4d“MARDUK + NAMSHUB” (konuşmamda olmayan yeni bir açıklama)  >  “BN-ASKAR-HDUMUM”  <  Türkçe “BEN ASKER ADAMUM” (BEN ASKERİM anlamlı) sözünü de içerdiğni görüyoruz. Böylece, Marduk yine ordu ile ilgili bir asker olduğunu başka bir Türkçe söz ile tanımlıyor.  

 

Bu arada şunu da belirtmem gerekir ki, Türkçe PAŞA sözü yine Türkçe “BAŞ O” sözünden gelir ki, bu haliyle insanın BAŞINI tanımlar. Nasil ki PAŞA bir Ordunun BAŞIDIR ve KUMANDANIDIR.  İnsan BAŞI da insanın kendisinin PAŞA’SI ve KUMANDANIDIR. Böylece, insan başı kendisinin de koruyucusudur ve aydınlatıcısıdır.  Elbette ki bir Ordu Başı olan PAŞA, o ünvanını yine kendi BAŞInın askeri yetenekleri sayesinde almıştır!


Türk’ün bu çok eski Gün-Tanrı ordusu, M.Ö. 650 yıllarında, TÜRK- MEDE (METE) İmparatorluğunun ordusunu, kurgulanmış bir isyan ile içinden çökertenler, bir gece içinde Türk Mede İmparatorluğun kimliğini değiştirmiş ve ülkesini elinden alarak, “Achaemenide” İmparatorluğuna dönüştürmüşlerdir. Bu yeni kuruluş içinde, TÜRK adı, kimliği, DİLİ değiştirilmiş ve bu arada Türk ordusunun “PAŞADUR” sözü ve ünvanı da “SATRAPS” şekline dönüştürülmüştür.  SATRAPS adı altında, MEDE ORDUsunun Kumandan PAŞA’LARI  çeşitli yörelere VALİ ünvanı ile tayin edilmişlerdir.  Böylece, Türkçe “PAŞADUR” sözü, SATRAPS şeklinde değiştirilerek, tarihe uyduruk “SATRAPS” (Vali anlamlı) sözü ile geçmiştir. Görünen odur ki gerek Sümer Türklerine yapılmış ad, dil ve kimlik değişimi olayı, gerekse Turanlı Tur/Türk/Oğuz insanının ordusu içinde, 2650 yıl evvel oluşturulmuş kurgu isyan olayları zaman zaman Türk ordusuna tatbik edilmiştir. Olasılıkla, bunun gibi olaylar, günümüzde de Türk ordusuna karşı kurgulanmakta ve tarihten silinmesi istenmektedir!   

 

 

5a.  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “ADUM-ULU-ASKAR-RDU”  <  Türkçe “ADUM ULU ASKER eRDU” sözüdür ki, bu söz ile kendisinin bilinen adlarından biri “ULU ASKER ER” olduğunu söylüyor.  Bu tanımlamaa da yukarıda verdiğim diğer açıklamaalarla aynı nıtelikde olan bir tanımlamadır.  Türk/Türkmen Sümerlerin ULU ASKER ERİ olması da kendileri için doğaldır.  Nitekim, bu yeteneğin kendilerine Gök Tanrı ANU tarafından verildiğini  “MARDUK + ASARULUDU” adının tanımlamasında da belirtiyor!

 

5b.  “MARDUK + ASARULUDU”  adı ayrıca “MARDUK + ASARLUHİ” şeklinde de veriliyor, (konuşmamda olmayan yeni bir açıklama).  “MARDUK + ASARLUHİ” >   “URDU-ASKAR-İLAH”  şeklinde  ayrıştırıldığında, günümüz Türkçesi ile “ORDU ASKER İLAHI” sözü oluyor ki, bu söz ile kendisinin bir asker tanrısı olduğunu söylüyor.  Elbette ki, bir Türk/Türkmen ordusunun Baş Kumandanı olan Paşası, şimdi olduğu gibi o eski çağlarda da asker için bir tanrı gibi olması beklenir!  İlginç olan şudur ki bu tanımlamaların hepsi Türkçe sözlerle yapılmaktadır!

 

 

6“MARDUK + ASARULUDU”  >  “ULU-ASKAR-DAMUDUR”  <  Türkçe “ULU ASKER DAMUDUR” (ULUASKER OCAĞIDUR anlamlı) sözüdür ki, bu haliyle, Sümer Türklerinde ordunun bir “ULU ASKER EVİ (DAMU, OCAĞI) olduğunu Türkçe  dilinde söylüyor. Bu tanımlama dahi, Sümerlerin Türk olduğunu açıkca belirtiyor! 

 

7“MARDUK + ASARULUDU”  >  “AS-R-ADAM UKULUDUR”  <  Türkçe “AS ER ADAM OKULUDUR” (BİR-ER, TEK-ER, ÜNLÜ, ADAM OKULUDUR  anlamlı) sözüdür ki, bu haliyle bir nevi yüksek seviyeli eğitim veren, çok bilge kişiler yetiştiren bir okul kuruluşu olduğunu söylüyor.  Sümerlerin yazı yazan, okuyan, okul sitemleri olan ve çok çeşitli konulaarda eğitim veren bir toplum oldukları inkâr edilemez şekilde bilinen bir toplum idi.  Fakat ne var ki onların özbeöz Türk oldukları gerçeği bilinçli şekilde inkar edilmiş ve tüm kültür etkinlikleri talan edilerek başkalarına mal edilmiştir!

 

Sümerlerin çok özel kimliklerini açıklayan bu örnek Türkçe deyimlerden sonra, yine “MARDUK + ASARULUDU” adından gördüğüm şu Türkçe değimler de Sümerlerin kimliği ile ilgili çok önemli açıklamalardır.

 

 

8“MARDUK + ASARULUDU”  >  “DURK-AUSLU-UD-ARAM”  <  Türkçe “TÜRK AĞUZLU OD EREM” (TÜRKÇE KONUŞAN GÜNEŞ ERİYEM anlamlı) sözüdür (deyimidir) ki, kendisinin TÜRK olduğunu, TÜRKÇE  dilli olduğunu ve GÜNEŞ’e tapan kimliğini açıklıyor.

 

 

9.  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “DUR-ADLU-UKUS-ARAM”  <  Türkçe “TUR ADLU OĞUZ EREM” sözüdür ki, bu deyimle kendisinin TUR adlı olduğunu ve OĞUZ Eri olduğunu söylüyor.  Bir başka deyimle kendisinin TUR/TÜRK/OĞUZ eri olduğunu söylüyor ki bu kimliklerini de sayısız yazılarda belirterek açıkladım!  (Ingilizce olarak, “I am Oğuz Man with the name TUR!” anlamlı deyimidir.  ).

 


10.  “MARDUK
+ ASARULUDU”  =  “MARDUK   NAMSHUB” >  “BR-KUNASH-ADMUM”  <  Türkçe “BİR GÜNEŞ ADAMUM” sözüdür ki, bu söz ile kendisinin “aydınlatıcı bir güneş adamı” olduğunu, yol gösterici olduğunu söylüyor.  Zaten yukarıda ki kaynağın verdiği taımlamada, “NAMSHUB” adı, İngilizce olarak: “he is considered a protective deity”, "the shining god that illuminates our path” şeklinde tanıtılıyor. Yani, Türkçe olarak: “O KORUYUCU BİR TANRI” gibi kabul edilir, ve öyle ki: "GÜNEŞ GİBİ YOLUMUZU AYDINLATAN PARLAYAN TANRI” olarak tasvir ediliyor!  Elbette ki Güneş ışınlarının düştüğü her yolu aydınlatır, ayrıca, bilgisi ile güneş gibi aydın olan adam da hem kendisinin hem de başkalarının hayat yolunu aydınlatır.

 

 

11. Ayrıca,  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “A-SUMARLA-DURK-UDU”  <  bir anlamında Türkçe “O SÜMERLİ TÜRK İDİ” sözünü buluyoruz; ayrıca, ikinci bir anlamında, günümüz Türkçesi ile “O SÜMERLİ TÜRK OD’U” (TURK-UTU anlamlı) sözü oluyor. MARDUK (TÜRKEM), yani, bu “SÜMERLİ TÜRK” okullu birisi olarak, hem edindiği eğitimi ile kendisini aydınlatan ve hem de akıllı sözleriyle başkalarını aydınlatan birisidir.  Böylece, kendisinin “YOL AYDINLATICI SÜMERLİ TÜRK GÜN TANRISI ünvanlı olduğunu söylüyor. 

 

 

12.  “MARDUK + ASARULUDU” nun bu aydınlatıcı yeteneği ile,ve de adının bir başka şekli olan “MARDUK+ NAMSHUB” adını kullandığımız da şu tanımlamayı da içermektedir:   “MARDUK + NAMSHUB”  >  “KUN-BASHUMDAR-M”  <  Türkçe “GÜN BAŞUMDUR” sözüdür ki, bu söz ile, kendisinin yolunu aydınlatıcı tanrının ve kendisinin koruyucusu olan tanrının, yine insanın kendi aydın “KÜN BAŞU” olduğunu söylüyor.  Evet insanın başı olmayınca ne kadar güneşli olsa bile, kalkıp yol yürüyemez.  Ancak, baş olduğu zaman, insan yürümesini öğrenir ve başının yol göstermesi ile hem yürümesini kontol eder, hem kendini korur.  Böylece, “MARDUK + NAMSHUB” insan başını aydınlatıcı ve koruyucu bir tanrı olarak temsil etmektedir!  

 

 

13.  Aynı kavram içinde,  MARDUK + ASARULUDU” adını  >  “AKUL-DAR-SARUMDU-U”  şeklinde ayrıştırdığımızı da, <  Türkçe “AKIL DER SERİMDİ O” (AKIL KONUŞAN BAŞUMDU O anlamlı) sözünü içeriyor ki, bu söz ile kendisinin “AKIL / BİLGİ KONUŞAN BİR BAŞ” olduğunu söylüyor.  Evet, insan başı bu üstün yeteneğe sahip bir Tanrı vergisidir ve hatta GÜNEŞ gibi yaratıcı ve aydinlatıcı bir tanrıdır!

 

14.  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “ADU-SUMARLU-DURK-A”  <  Türkçe “ADI SÜMERLİ TÜRK O” (yahut “ADI SÜMERLİ TÜRKÜ anlamlı)  sözü oluyor. Bu haliyle, “MARDUK ASARULUDU” nun ve dolayisiyle Sümerlilerin “TÜRK” olduğu gerçeğini bir daha kendi Türkçe dillerinden öğrenmiş oluyoruz.

 

Bu tanımlamaları belirttikten sonra,  “MARDUK + ASARULUDU”  adı içinde sakli şu deyimleri de gün ışığına çıkarmalıyız. Şöyle ki:

 

 

15.  “MARDUK + ASARULUDU”  adında ki ASARULUDU sözü “tanrıların ışığı” ve ayrıca, elinde alevler içinde olan bir kılıç kullanan” birisi olarak tanımlanıtor.  Bu tanıtımın ışığında benim görüşüm şöyledir:

 

“MARDUK + ASARULUDU”  adı “SAKAR-ULDURUMDU-A” şeklinde deşifre edildiğinde,  Türkçe “ÇAKAR YILDIRUMDU O” (“ÇAKAR YILDIRIMDI O”, “AYDINLATAN GÖK GÜRLEMESİDİ O” anlamlı) sözünü buluyoruz. Şayet, “ÇAKAR YILDIRUM” MARDUK’un elinin alevler içinde olan KILICI ise. o takdirde bu kılıcın fırtınalı bir havada gürleyen Gök Tanrının çaktığı YILDIRIMLARDAN çıkan şimşeklerin olmasıdır! Bu yıldırım şimşekleri de yolları aydınlatan bir ışık ve de “alevler içinde işleyen bir kılıç” olduğu söylenebilir.  “ÇAKAR YILDIRUMDU O” sözü de zaten bunu anlatıyor!

 


16.  “MARDUK
+ ASARULUDU”  >  “ADUM-ULU-ASAR-KRDU”  <  Türkçe “ADUM ULU ESER KARDU” (ADIM ULU ESER KAR FIRTINASI, ADIM TİPİ anlamlı) sözüdür ki, bu haliyle bir KAR FIRTINASINI  Türkçe sözle tanımlıyor. 

 

17.  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “ULU-ASAR-UAKMURDD”  <  Türkçe “ULU ESER YAĞMURDU” (ULU YAĞMUR FIRTINASIYIM anlamlı)  sözüdür ki, bu haliyle bir YAĞMUR FIRTINASINI  Türkçe sözle tanımlıyor. 

 

18.  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “ASAR-DULU-UAKRUM-D”  <  Türkçe “ESER DOLU YAĞARUM” (ULU DOLU FIRTINASIYIM anlamlı)  sözüdür ki, bu haliyle bir “DOLU FIRTINASINI”  Türkçe sözle tanımlıyor. 

 

19.  “MARDUK + ASARULUDU”  >  “ASAK-ULDURUMDUR-A”  <  Türkçe “IŞIK YULDURUMDUR O” (IŞIK YILDIRIMDIR O, IŞIKLAR ÇAKAN FIRTINADIR O anlamlı) sözüdür ki, YILDIRIMLAR ÇAKAN, YERİ VE GÖK YÜZÜNÜ AYDINLATAN fırtınalı bir hava durumunu anlatıyor,  Ama ,söylediği dil yine Türkçe didir! 

 

 

20   “MARDUK + ASARULUDU”  >  “AD-ASAR-UKULUMDUR”  <  Türkçe “ADU ESER OKULUMDUR” (ADU YEL OKULUMDUR, HAVA OKULUMDUR, HAVA İLE İLGİLİ BİLGİLERİ TOPLAYAN OKULUMDUR anlamlı) sözüdür

 

 

Bu açıklamalar, şimdilik benim görebildiklerim. Olasıdır ki, bu örnek Türkçe değimlere ek olarak, Marduk’un bu ad içinde ki kimliği ile ilgili daha başka Türkçe değimler de bu “MARDUK + ASARULUDU”, “MARDUK + NAMSHUB” ve  “MARDUK + ASARLUHİ”  adlarındandan türetilebilir.

 


Hava (gök yüzü) gerçekten de yel, fırtına, yağmur, şimşek, yıldırım, yağmur, kar, dolu ve çeşitli yel esintilerinin oluştuğu bir okuldur ki, orada bu kavramların her biri ayrı ayrı gözetlenebilir, incelenebilir, gözetlenenler yazılabilir ve her hava olayının oluşum bilgileri kayıt edilerek muhteşem bir bilgi kaynağı oluşturulur. Gerek Sümer Türklerinin ve gerekse okuma ve yazma bilen tüm eski Turan dünyasının Tur/Türk/Oğuz insanının icad ettiği ve geliştirdiği bu okul sistemi, günümüz hava şartlarını okuyan kuruluşların (meteorology bilim bölümü) yaptığı işlerin temeli ve benzeridir.  Sümer Türkleri bu işi en az 6000 sene evvelinden yapıyorlarmış ve günümüzde her gün kullanılan bu bilgilerin mucidi, yaratıcısı ve okullarda okutucu olmuşlardır.  Ne yazık ki bu gerçekler bazı kara inançlılar tarafından karıştırılmış, değiştirilmiş, sahiplenilmiş ve ayrıca, bu Turan medeniyeti ve onu yaratan eski Turan insanları tarihten bilinçli olarak silinmişlerdir! 

 

***

Daha önceden de belirttiğim gibi, Marduk adlarıı Sümer Türkmenlerini, tanrılarını, kendi kimliklerini, medeniyetlerini, kendilerine ait pek çok güclü tanrısal kavramları tanımlayan kuruluşları, bu kuruluşları başarıya ulaştıran bilge kişileri tanımlayan Türkçe sözleri içermektedir. Eski Turan dünyasının Tur/Türk/Oğuz toplumları yazıyı icad eden, ve ona dayanarak okul sistemi geliştiren ve bu sistemde okumayı, yazmayı, öğrenmeyi, öğretmeği, bilimsel araştırmayı en önde tutan bir toplum olmuşlar. Sümer Türklerinin eğitim kuruluşlarında, pek çok konularda eğitim vermişler, araştırmalar yaparak doğada var olan pek çok konuyu inceleyerek bilgi edinmişler. Bilgilerin kayıdı yapılmış, yazılanlar korunmaya alınmış ve korunmuştur.  Bence, Marduk’un Elli adları, bunca çeşitli konularda yapılan çalışmaları tanımlayan Türkçe sözleri bünyesinde içermekteydi.  Eğitim görmüş Sümer Türkleri bu kalıplar içinde saklı ve pek çok kavramları tanımlaayıcı sözleri kolaylıkla okur durumda idiler. 

 

Semitic gruplar Sümer Türklerini yendikten ve onların dillerinden yeni diller yaptıktan ve geliştirdikleri her türlü bilgiyi ele geçirdikten sonra, Sümer Türklerini kendilerince tarihin karanlıklarına gömdükten sonra, Marduk adlarını da alıp, onlara anlaşılması ve söylenilmesi dahi zor cadılık adları verererek sihirbazlık, cadılık, büyücülük, fal bakıcılık gibi konularda kullanmışlar.  Böylece Marduk en baş sihirbaz, yahut baş cadı rölüne yükseltilmiş. Bu sihirbazlık tanıtımları ile Sümer Türklerinin bilimsel araştırmalarla geliştirilmiş oldukları medeniyetleri itibarsızlaştırılmış ve karartılmıştır.  Şimdiki, çalışmalarımızda, Marduk adlarında saklı Türkçe sözleri bulmakla, Sümerlerin Tur/Türk/Oğuz kimliği ve onların Türkçe dil konuştukları gerçeği gün ışığına çıkmış bulunuyor. Bence bu bilgiler yeni bir ışık kapısının açılışıdır!

 

Polat Kaya

 

 

Şubat 11, 2017