LATIN “CENTAURUS” VE HELENCE “KENTAUROS” ADLARININ TÜRKÇEYE DEŞİFRE EDİLMELERİ,
BU YILDIZ TAKIMI, HER YÖNÜYLE, ESKİ TURANLI TUR/TÜRK/OĞUZ İNSANI İLE DENKLEŞİYOR.
(“Turan Köyli, Türkan Öylü ve Türk’ün Öyünden, Askeran ve de At Askeri olan, Okuyan, Okutan, Ok atan, Tekneci, Denüzcü Eri, Gök, Gün ve Ay Tanrı Dinli ve Gün Ağuzlu (Güneş Dilli) Olan Bir Turan Toplumunun Kültür kimliği, kendi Türk kimliği ile birlikte Gök Yüzüne İşlenmiş”.)
(Part 1-2)
By POLAT KAYA
(Copyright © Polat Kaya, 2016)
Bölüm 1. CENTAURUS Tanıtımı
Değerli okurlar, bu çalışma Latince CENTAURUS ve Helence KENTAUROS adlı bir eski Greek efsanesinin gerçek yüzünün çözülüşüdür. Karışık görüntülü bir bilmecenin çözülmesidir. Buna rağmen Eski Turan dünyası ile ilgili, çok aydınlatıcı ve yepyeni bilgileri, efsanede kullanılmış sözcükler yapılarında saklamaktadır. Verilen bilgilerin ışığında, bu sözcükleri, ve efsanedeki bazı diğer sözcükleri çeşitli şekillerde Türkçeye deşifre ettiğimizde çok ilginç bilgileri bulacağız. O nedenle dikkat ve sabırla okumanızı öneririm. İyi okumalar dileklerimle sunarım.
CENTAURUS (KENTAUROS) konusuna başlamadan once, şunu belirtmeliyim ki bilinenlerin tersine tüm sözde “Hint-Avrupa” dilleri ve de Semitik diller, dünya çapında konuşulan, tek heceli ve eklemeli dil olan Türkçe dilden önce var olmayan dillerdir ve bu dillerin sözcükleri, Türkçe sözlerin “kırılması ve yeniden dizilmesi” yöntemi ile yapılmış olan adlar ve sözcüklerdir. Bu kavram günümüz dilcileri ve tarihcileri tarafından bilinmemekte, büyük olasılıkla bu konu ile ilgili gerçeklerin üstü örtülmüş ve dünya halkları tümüyle kandırılmışlardır. Gerçekleri bilmeyen toplum, kendilerine geçmişe ait ne söylenmiş ise onu tekrar eden bir toplum haline getirilmişlerdir. Greek efsanelerine ait diye tanıtılan CENTAURUS (KENTAUROS) adı güney gök yüzünde bir YILDIZ TAKIMINA verilen bir ad olmasına rağmen, gerçekte bu Latince ve Helence adlar Türkçe dil ve eski Turan dünyasının kültürü ile çok yakından ilgili olan sözcükler olup, Greek ve Latinlerin açıkca dile getirmedikleri kavramların adıdır ki bu kavramlar aslında Türkçe bir dil ile tanımlanmışlardır. Bu kavramların gerçek özüne erişmek için onların Türkçeye deşifre edilmesi gerekmektedir. İşte bu yazıda, bu ve bunlar gibi bazı diğer adların deşifresini tanıyacağız, onların Türkçeye deşifre edilmesini ve temsil ettikleri kavramları Türkçe dilde göreceğiz. Bu Latin ve Helen adlarının Türkçeye deşifre edilmesinin nedenini bu şekilde açıkladıktan sonra, asıl konumuza dönebiliriz.
***
CENTAURUS (KENTAUROS) adı güney gök yüzünde bir YILDIZ TAKIMINA - (Latince CONSTELLATION) - verilen bir ad. Ananevi olarak tanınan bir grup yıldıza yahut bu yıldız grubu ile tanınan ve sözde bir efsanevi (mythological) yaratığa verilen bir ad oluyor. CONSTELLATION sözcüğü Ingilizce olarak şöyle tanımlanıyor:
a) “a group of stars forming a recognizable pattern that is traditionally named after its apparent form or identified with a mythological figure. Modern astronomers divide the sky into eighty-eight constellations with defined boundaries.”
b) constellation (n.) Look up CONSTELLATION at Dictionary.com:
“early 14c., constellacioun, "position of a planet in the zodiac;" late 14c., "one of the recognized star patterns handed down from antiquity" (in the zodiac or not), from Old French constellacion "constellation, conjuncture (of planets)," from Late Latin constellationem (nominative constellatio) "set with stars," from constellatus, from Latin com- "with" (see com-) + past participle of stellare "to shine," from stella "star" (see star).” http://www.etymonline.com/index.php?allowed_in_frame=0&search=constellation
***
Bu tanımlamaların ışığında, Ingilizce CONSTELLATION sözcüğü harf-be-harf “CON-ILTESLO-ANTO” şeklinde deşifre edildiğinde, bu sözde Ingilizce sözcüğün Türkçe “GÜN-YILDLZLI AN’DU” (GÜNEŞ YILDIZLI GÖKDÜ) değimini içerdiğini görüyoruz. Gök yüzü, uzayı dolduran yıldızların görüntüleri ile doludur. Gök yüzünün bazı bölgelerinde belirgen bir şekilde görünen yıldızlar insanlar tarafından gruplandırılmış ve her gruba, bir tanımlama aracı olarak, batı dillerinde “CONSTELLATION” adı verilmiş. “CONSTELLATION” adında, onu deşifre yollu bulduğumuz Türkçe tanımlamada YILDIZ, GÜN, GÜNEŞ, AN, ANDU sözcüklerinin bulunuşu, bu İngilizce ve Latince sözcüklerin Türkçe kaynak deyimlerden yapılmış olduğunun işaretidir. Türkçe “GÜN-YILDLZLI ANDU” değiminin İngilizce anlamı, “it is sky with sun-like-stars” oluyor ki bu tanımlama CONSTELLATION sözcüğünün tanımında da “set with stars” tanımlaması ile birebir aynıdır. Hatta, STELLA sözünü dahi, “ELTASL” şekinde yeniden dizip Türkçe olarak okuduğumuzda, Türkçe “ILDIZLI” (YILDIZLI) sözünü buluyoruz ki bu da “CONSTELLATION” sözcüğünün doğru çözdüğümüzün kanıtıdır.
***
CENTAURUS (KENTAUROS) adı , Greek efsanesinde, “yarısı insan ve yarısı at” olan bir garip “yaratık” olarak algılanmış ve şimdiye kadar da o şekilde tanıtıla gelmiştir. Aslında güney gök yüzünde çok büyük bir takım yıldız grubunun adıdır. Buna benzer bir şekilde tanımlanan bir başka takım yıldız grubu da SAGITTARIUS adı ile bilinmektedir. Bu CENTAURUS takım yıldız grubunun en önde gelen özelliklerinden biri onun en parlak yıldızı olan ALPHA CENTAURI güneş sistemimize 4.37 ışık yılı uzaklıkta olup güneşe en yakın komşu yıldızdır. Aslında, Alpha Centauri ikili (ikiz) bir yıldız düzeni (“binarı”) olup, Alpha Centauri A ve Alpha Centauri B adlı yıldızlardan oluşur. Ayrıca bunların yer-çekiminde olduğu sanılan ve Alpha Centauri yıldızına daha yakın olan, diğer iki yıldıza kıyasla çok daha soluk bir yıldız olan, PROXIMA adlı kırmızı-cüce (red dwarf) yıldızdan oluşur. Görüntü bakımından, çıplak göze birleşik imiş gibi görünen iki ana yıldız, güney yıldızları olarak, SİRİUS ve CANOPUS yıldızlarından sonra üçüncü parlak yıldızı olarak bilinir. Aşağıda bu takım yıldız grubunun bir görüntüsü görülmektedir. Ayrıca, “yarısı insan ve yarısı at” olan bir garip efsanevi “yaratık”ın bir temsili görüntüsü aşağıda ikinci resimde verilmiştir. Latinlere “CENTAURUS”, (CENTAURI) ve Greeklerce KENTAUROS adı ile ve hatta Greekçe HİPPOKENTAUROS ve HİPPOKENTAUROİ adları ile, Latince HİPPOCENTAURUS ve HİPPOCENTAURİ adları ile bilinen bu efsanevi yaratığın kimliğini biraz daha açıklamamız gerekir.
Constellation CENTAURUS, Türkçe “Erboğa takımyıldızı”, TDK, Güney gök yüzünde.
http://www.astro.wisc.edu/~dolan/constellations/gif/CEN.gif
https://en.wikipedia.org/wiki/Centaurus
***
BÖLÜM 2. CENTAURUS, CENTAURUS, CENTAURI, HİPPOKENTAUROS
CENTAURUS (KENTAUROS) kavramının tanımlaması İngilizce olarak şöyle verilmektedir:
1. CENTAUR (n.) Look up centaur at Dictionary.com
late 14c., from Latin CENTAURUS, from Greek KENTAUROS, origin disputed. In early Greek literature they were a savage, horse-riding tribe from THESSALY; later they were monsters half horse, half man. The southern constellation of Centaurus is attested in English from 1550s but was known by that name to the Romans and known as a centaur to the Greeks. It has often been confused since classical times with SAGITTARIUS. Nearest star to sun PROXIMA CENTAURI (α Cen C)
(4.24 ly, 1.30 pc).
http://www.etymonline.com/index.php?allowed_in_frame=0&search=Centaurus
Greek dilinde ΚΕΝΤΑΥΡΟΣ, ΚΕΝΤΑΥΡΟΙ : Transliteration : KENTAUROS, KENTAUROI;
Latin Spelling: Centaurus, Centauri
http://www.theoi.com/Georgikos/KentauroiThessalioi.html
***
Polat Kaya: Bu yazılı tanıtımda, Latince CENTAURUS (Helence KENTAUROS) sözcüğünün Türkçe olarak çeşitli şekilde açıklanması, eski Turan dünyası Tur/Türk/Oğuz insanının geçmişteki tarihinden bir sayfa okur gibi, ayrıntılı bir açıklama olacaktır. Hiç konuşulmamış ve üstü örtülmüş, bilinmeyen gerçekler gün ışığına çıkacaktır. Zira, bu Latince CENTAURUS (Helence KENTAUROS) sözcüğü, yapısında Türkler, Türklerin kültürü ve Türkçe ile ilgili çok önemli Türkçe tanımlamaları saklamaktadır.
CENTAUR, Latince CENTAURUS adı eski Greekce KENTAUROS ve KENTAUROI adından geliyormuş. Fakat aslının ne olduğu bilinmiyormuş. CENTAURUS (KENTAUROS, KENTAUROI) adı ile bilinen, “yarı insan ve yarı at” şeklinde tanıtılan efsanevi “yaratık”, aslında eski Yunanistan coğrafyasının Thessaly bölgesinde yaşayan, at binici, Greek’lerden çok daha eski bir zamandan beri bölgede yaşayan bir toplum olup, sözde Greeklere göre, “vahşi bir kabileden” olan insanlar imişler. Yunanistanda, Thessaly bölgesi, birbirinden ayrı iki büyük ve verimli düz ve çayırlık bölge olup, (i.e. “grasslands of Thessaly”), etrafları dağlarla çevrili, alçak, düzlük ve yeşil yerlerdir. Bölgenin en eski yerli halkları arasında, hem denizcilik yapan hem de karada toprakla uğraşan (çiftçilik yapıp, arpa buğday yetiştiren ve ayrıca, koyun, sığır ve at gibi kocabaş hayvan yetiştiren insanlar imiş ki bunların aralarında yerli “PELASGIANlar” (yani, balıkcı ve denizci SAKA Türkleri ve diğer Tur/Türk/Oğuz grupları) olduğu da bildirilmektedir.
(The alluvial soils of the Pineios Basin and its tributaries make Thessaly a vital agricultural area, particularly for the production of grain, cattle, and sheep. https://en.wikipedia.org/wiki/Thessaly#Mythology).
Şimdi, eski Helence ve Latince olarak verilen bu adları, benim “GÜNEŞ DİLİ TÜRKÇE İLE OKUMA YÖNTEMİ” diye adlandırdığım yöntem ile çözerek, bünyelerinde gizli bir şekilde sakladıkları, hepsi Türklükle ilgili ve Türkçe dille tanımlanmış çeşitli kavramların açıklanmalarını konumuz ilerledikçe göstereceğim. Bu okuma yöntemini daha önceki yazılarımda da defalarca ve örnekleri ile gösterdim. Güneş Dili Türkçenin ne güclü okuma yetenekli bir dil olduğunu tekrar bu yazımda da göreceğiz. Çok eskiden beri, efsanelerde çeşitli kavramlara verilmiş adların pek de göründükleri gibi olmadıklarını, her birinin içinde bir veya daha fazla Türkçe anlamlı ve eski Turanlı Tur/Türk/Oğuz toplumlarının geçmişi, kimlik ve töreleri ile ilgili çok önemli kapılar açacak bilgileri bu yazıda bulacağız. Şöyle ki:
a) Bu bilgilerin ışığında, sözde eski Greek adı olan THESSALY adını inceleyelim. Çayırlık bir düzlüğün adı olan THESSALY sözcüğü, harf-be-harf, “YASHELTS” şeklinde ayrıştırıldığında, Türkçe “YAŞILDI” (YEŞİLDİ, YEŞİLLİKDİ anlamlı) sözünü bulmaktayız. Elbette ki, çayırlık yerler, (i.e. “grasslands”), doğal olarak yeşil otlardan oluşan verimli topraklardır ve bu sözde Greek adı THESSALY adı da Türkçe “YEŞİLDİ” sözünden yapılmıştır. Bu Türkçe açıklama, bu sözde Helence THESSALY adının aslında Türkçe “YAŞIL” / “YEŞİL” sözünden kaynaklandığını ve bu bölgedeki yerli halkın Türkçe dil konuşan bir toplum olduğunu işaretliyor.
b) Ayrıca, Greek
adı KENTAUROI hem bu toplumun kimliğini hem de
yaşadıkları yerin adını temsil eden bir sözcük olarak
veriliyor. Şöyle ki: KENTAUROI adı bile, “TURAN-KOIE” şeklinde
ayrıştırıldığında, adın aslı
Türkçe “TURAN KÖYİ” sözünü içermektedir. İngilizce olarak bu Türkçe
sözün anlamı “village of Turanians” veya “Turan
village” oluyor. İlaveten, KENTAUROI adı da,
“TURKAN-OIE” şeklinde
ayrıştırıldığında, adın aslı Türkçe
“TÜRKAN ÖYİ” (TÜRKLERİN EVİ anlamlı) sözü olduğunu
buluyoruz. İngilizce olarak bu Türkçe sözün anlamı da “home of
Turks” oluyor! Bu Türkçe açıklamalar iki anlam içeriyor: Birincisinde,
eski Yunanistanın THESSALY adlı bölgesinde ki KENTAUROI adlı
bölgenin Turanlı Tur/Türk/Oğuz ülkesi olduğudur. İkinci
anlamında ise, uzaydaki CENTAURUS / KENTAUROI yıldız kümesinin
göründüğü uzay bölgesinin de TURAN ve TÜRKAN adları ile ilgili
olduğudur ki bu da hem birinci anlamının Türk kimliğini
kanıtlıyor, hem de bu uzay bölgesinin geçmişini, bir nevi, Türklerin
geçmişi ile birleştiriyor ve hayal etme gücümüze yeni bir uzay
kapısı açıyor!
c) Yine, KENTAUROI adı
“TURKIN-AOE” şeklinde
ayrıştırıldığında, adın Türkçe “TÜRKÜN
ÖYİ” sözü oluyor ki bu Türkçe söz, uzayda CENTAURUS / KENTAUROS
adlı, Türkçe “GÜN-YILDLZLI AN” (GÜN YILDIZLI GÖK, yani CONSTELLATION
anlamlı) diyebileceğimiz bölgesi ile birleştirdiğimizde,
sanki bu bölgenin,Türk insanının uzaydan çıkış evi
imiş gibi bir anlam içeriyor. Aynısını Latince CENTAURUS
adında da buluyoruz. Şöyle ki: CENTAURUS sözcüğü harf-be-harf
“TURCEN-UAS” şeklinde deşifre edildiğinde, yani Türkçe “TÜRKÜN
ÖYÜZ” sözü oluyor. İngilizce olarak bu Türkçe sözün anlamı “home
of Turk” oluyor! Sorumuz şu ki neden uzayın bu bölgesine
verilen ad ile TÜRK adı birbirine bu kadar yakınlık gösteriyor? San
ki bu görüntü, Türk dünyasının ecdatları ile bu CENTAURUS
denilen uzay bölgesinin uzak geçmişte birbiri ile çok yakından bir
bağlantısı varmış gibi bir görüntü!
d) Ayrica, CENTAURUS
adı “CUN-AUS-TER” şeklinde
ayrıştırıldığında, adın Türkçe “GÜN
AĞUZI DER” (GÜNEŞ DİLİ DER , GÜNEŞ
DİLİ KONUŞUR anlamlı) sözünü de içermektedir.
İngilizce olarak, bu Türkçe sözün karşılığı “speaks
Sun Language” oluyor! Bu Türkçe sözün anlamı, hem Turanlı
Tur/Türk/Oğuz insanının “GÜNEŞ DİLİ”
konuştuğunu söylüyor, hem de bu tanımlama ister istemez Türkçenin
“GÜNEŞ DİLİ” olduğunu tekrar kanıtlıyor!
e) Aynı açıklamayı KENTAUROS adında da görüyoruz. Şöyle ki: KENTAUROS adı “KUN-AOS-TER” şeklinde ayrıştırıldığında, adın Türkçe “GÜN AĞUZU DER” (GÜNEŞ DİLİ DER , GÜNEŞ DİLİ KONUŞUR anlamlı) sözünü de içermektedir.
f) Ayrıca, KENTAUROS adı “KONUSETAR” şeklinde ayrıştırıldığında, adın Türkçe “KONUŞUDUR” (KONUŞMADUR, SÖZDÜR, DİLDİR, GÜNEŞ DİLİDİR anlamlı) sözünü de içermektedir.
Bunca Türkçe açıklamalarla, Helenler tarafından bu kadar
karalanmış, yabanileştirilmiş ve gariplendirilmiş olan
sözde Latince CENTAURUS adı ve eski Greekce KENTAUROS veya KENTAUROI
adları ile tanımlanan bu toplumun, aslında Turanlı Tur/Türk/Oğuz
insanı oldukları kuşkusuz bir şekilde ortaya
çıkıyor. Ek olarak, eski Greekler, kendi dillerine ait imiş
gibi gösterdikleri bu gibi efsanevi ad ve sözcükleri, Türkçe sözleri değiştirmek
yöntemi ile yaptıklarını da biliyoruz ve aynısını
burada da görüyoruz. Bu değiştirmelerle, hem Turan
insanının kimliği hem de geçmişde onbinlerce yıllara
sığan tarihi karartılmış oluyor. Ayrıca Türk
insanın dili ve töreleri değiştirilerek çalınıyor ve de
tarihten silinmiş oluyor!
***
Bütün bunlara rağmen yine, KENTAUROI ve KENTAUROS adları içinde Türklerle ilgili pek çok açıklamaları daha buluyoruz. Öyle ki, sanki KENTAUROI ve KENTAUROS adları Türklerin geçmişini anlatan bir tarih kitapları imiş gibi yepyeni bir anlayışlar ortaya çıkıyor. Şimdi bu açıklamaların bazılarını görelim:
1. KENTAUROI > “KUN-OIATER” < Türkçe “GÜN ÖYÜDÜR” sözünü içeriyor. Böylece, bu çözümde, KENTAUROI diye adlandırılan bu bölgenin GÜN-TANRIYA inanan Türklerin oturduğu bir yer olduğu gerçeği açıklanıyor. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “it is the Sun-home” oluyor! Bu hali ile, KENTAUROI bölgesinin, güneşe tanrı diye inanan Türklerin oturduğu bir yer olduğu tanımlanıyor.
2. KENTAUROI > “TURKAN-OIE” < Türkçe “TÜRKAN ÖYİ” (TÜRKLERİN EVİ) sözünü içeriyor. Böylece, bu çözümde, KENTAUROI diye adlandırılan bu bölgenin Türklerin oturduğu bir yer olduğu gerçeği açıklanıyor. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “the home of Turks” oluyor!
3. Ayrıca, KENTAUROI > “TURKEN-OIA” < Türkçe “TÜRKÜN ÖYİ” sözünü de içeriyor ki bu haliyle, bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “the home of Turk” oluyor!
4. KENTAUROI > “TANRI-KOUE” < Türkçe “TANRI KÖYİ” sözünü de içeriyor. Bu Türkçe çözümde, KENTAUROI diye adlandırılan bu bölgenin TANRI Köyü olduğu açıklanıyor ki böyle bir köy de ancak Tanrıya inanan Türklerin köyü olabilir. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “the Village of God of Turk” oluyor! Dikkat edilmelidir ki TANRI sözü Türkçe olup İngilizce “GOD” anlamındadır
5. KENTAUROI > “TURAN-KOIE” < Türkçe “TURAN KÖYİ” sözünü de içeriyor. Bu Türkçe çözümde, KENTAUROI bölgesinin bir Turanlı Tur/Türk/Oğuz toplumlarına ait bir köy olduğu açıklanıyor. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “the Turan Village” oluyor!
Böylece, KENTAUROI adı her türlü deşifre edildiğinde, her defasında eski çağların Türkleri ile ilgili kimlikleri, inançları, töreleri, vs., Türkçe sözlerle tanımlanmış olarak buluyoruz! Tüm bunca buluşlar, eski çağların, sözde eski Greeklere aitmiş gibi gösterilen THESSALY adlı bölgesinin, tüm iddiaların tersine, bir Turan yurdu ve Türklerin evi olduğu gerçeğini gün ışığına çıkarıyor! Bunun gibi, KENTAUROS adında da şu Türkçe tanımlamaları buluyoruz:
6. KENTAUROS > “ESKU-TORAN” < Türkçe “ESKİ TURAN” sözünü de içeriyor ki bu haliyle, bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “the Old Turan” oluyor!
7. KENTAUROS > “SEN-TURK-OA” < Türkçe “SEN TÜRK ÖYÜ” sözünü de içeriyor ki bu haliyle, bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “you are Turk home” oluyor!
8. KENTAUROS > “KUNESTAR-O” < Türkçe “GÜNEŞTİR O” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, Türk’ün Gün-Tanrısı GÜNEŞ’in adı olup Türkçe bir deyimle tanımlanmıştır! Belli ki, Türkler ezelden beri Güneşe inanan bir toplum idiler. Kentauros adı da bunu kanıtlıyor. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “it is the Sun” oluyor!
9. KENTAUROS adı ve temsil ettiği varlık, gövdesi AT, boynu ve başı insan olan bir garip varlık imiş gibi tanıtılıyor. Halbuki, onun görüntüsü at üstünde bir askeri anımsatıyor. Bu tanımlamanın ışığında, KENTAUROS adı harf-be-harf “ATUN-ESKRO” şeklinde deşifre edildiğinde, Türkçe “ATUN ASKERÜ” (ATIN ASKERİ) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, Türkün at binen süvari askerini temsil ediyor. Türkler ezelden beri, at binici asker olarak bilinirler ve de sanki “atlarının üstünde doğar ve üstünde ölürler” gibi at ile olan bir yol arkadaşlıkları vardır. Kentauros adı da bunu kanıtlıyor. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “horse riding soldier” oluyor!
“CENTAUR (n.) Look up centaur at Dictionary.com
late 14c., from Latin CENTAURUS, from Greek KENTAUROS, origin disputed. In early Greek literature they were a savage, horse-riding tribe from THESSALY; later they were monsters half horse, half man. The southern constellation of Centaurus is attested in English from 1550s but was known by that name to the Romans and known as a centaur to the Greeks. It has often been confused since classical times with SAGITTARIUS. Nearest star to sun PROXIMA CENTAURI (α Cen C)
(4.24 ly, 1.30 pc).
http://www.etymonline.com/index.php?allowed_in_frame=0&search=Centaurus
10. KENTAUROS > “OK-ATUN-ERS” şeklinde Türkçe “OK ATAN ERİZ” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının yerde ve at üstünde ok atıcı asker kimseler olduklarını da açıklıyor. Türkler bu yetenekleri ile tarihte bilinen bir toplumdur!
11. KENTAUROS > “ATSO-KUN-ER” şeklinde Türkçe “ATCU GÜN ERİ” (AT YETİŞTİREN GÜNCÜ ERİ anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının Güneşe tapan ve AT üreten ATCI bir toplum olduklarını açıklıyor. Binlerce at içeren at yılkılarının binlerce seneden beri Türkler tarafından üretildiği ve atın Türkler tarafından evcilleştirildiği gerçeği inkâr edilemez bir gerçektir!
12. KENTAUROS > “SOEAN-TURK” < Türkçe “SOYUN TÜRK” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, KENTAUROS toplumunun soyunun TÜRK olduğunu yine Türkçe bir deyimle tanımlıyor! Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “your lineage is Turk, your root is Turk” oluyor!
13. KENTAUROS > “OKUS-TANRE” < Türkçe “OĞUZ TANRI” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı Türklerin OĞUZ ve Tanrı adlarını da birlikte içeriyor. OĞUZ adı bir anlamında Gök-Tanrı, Gün-Tanrı ve Ay-Tanrı kavramlarının adıdır ve ayrıca Turanlı Tur/Türk/Oğuz toplumlarının bir ATA adıdır. Bu Türkçe ATA kavramının gök yüzünde bir bölgede ki yıldızlar grubuna kendilerinin verdiği ad içinde bulunuşu çok ilginç olup, bu çakışmanın neden böyle olduğu hususunda bizi acaba eski Turanlıların uzaydan gelmiş olabilirler mi sorusunu sormaya zorluyor!
14. KENTAUROS > “ATO-KUNES-R” < Türkçe “ADU GÜNEŞ ERİ” (ADI GÜNEŞ ERİ; ADI GÜNEŞ ASKERİ anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, KENTAUROS toplumunun GÜNEŞE inanan Turan toplumu olduğunu yine Türkçe bir deyimle tanımlıyor olduğu gibi, ayrıca Türk soyluların “GÜNEŞİN ASKERİ” durumunda olduklarını da açıklıyor! Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “he is sun believing man, he is sun soldier” oluyor!
15. KENTAUROS > “TERS-OKUAN” şeklinde Türkçe “DERS OKUAN” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının okula giden ve çeşitli konularda “DERS OKUYAN” (BİLİM ÖĞRENEN) bir toplum olduklarını açıklıyor. Bu da eski çağ Turan insanının ne kadar aydın, bilime düşkün ve bilge insanlar olduklarını açıklıyor. Şayet öyle aydın kişiler olmasalardı, matematiksel yapıda olan GÜNEŞ DİLİ TÜRKÇEnin geliştirilmesi, alfabeleştirilmesi, yazıya çevrilmesi ve binlerce sene öncesinden okulların geliştirilmesi, ve binlerce seneden sonra halen günümüzde yapıldığı haliyle duran kocaman piramdlerin, Güneş sistemi ile ilgili pekçok eserin dünya da yaygın bir şekilde yapılmış olması işi nasıl başarılmış olurdu? Denebilir ki bu kültür ve eşsiz eserler, ancak eski Turanlı Tur/Türk/Oğuz insanlarının eskiden beri sure gelen bilim eğitimleri neticesi oluşturmuş!
16. KENTAUROS > “OKUTAN-ERS” şeklinde Türkçe “OKUTAN ERİZ” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türkün insanlarını okutan bir toplum olduklarını açıklıyor. Yukarıda da belirttiğim gibi, okuyan insanların bir kısmı elbette ki OKUTAN ve toplumu eğiten insanlar olur! Belli ki eski Turanlı Tur/Türk/Oğuz toplumları eğitilmiş toplumlar idi!
17. KENTAUROS > “KUN-AOSTER” şeklinde Türkçe “GÜN AĞUZDUR” (GÜN DİLLİDİR, GÜNEŞ DİLİ TÜRKÇE KONUŞUR anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türkün insanlarını okutan bir toplum olduklarını açıklıyor. Yukarıda da belirttiğim gibi, okuyan insanların bir kısmı elbette ki OKUTAN ve toplumu eğiten insanlar olur!
18. KENTAUROS > “TENUS-OKAR” şeklinde Türkçe “DENİZ OKUR” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının açık denizleri okuyan ve bilen toplum olduklarını açıklıyor.
19. KENTAUROS > “ENAKSUTOR” şeklinde Türkçe “İNEKCÜDÜR” (İNEK YETİŞTİRİR anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk toplumlarının inek yetiştiren bir toplum olduklarını açıklıyor. THESSALY bölgesinin tanımını yaparken, bölgenin dağlarla çevrili, yeşil çayırlık ve otlak yerler olduğunu da belirtmiştim. (The alluvial soils of the Pineios Basin and its tributaries make Thessaly a vital agricultural area, particularly for the production of grain, cattle, and sheep.) https://en.wikipedia.org/wiki/Thessaly#Mythology).
20. KENTAUROS > “KOUNSA-ERT” (KOUNSATER) şeklinde Türkçe “KOYUNCU ERDİ” (KOYUNCUDUR, KOYUN YETİŞTİREN TOPLUM İDİ anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının KOYUNCU bir toplum olduklarını da açıklıyor.
21. KENTAUROS > “AT-SURENK-O-” şeklinde Türkçe “AT SÜRENCİ O” (AT BİNEN ve AT SÜRÜLERİ BESLEYEN anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının AT YETİŞTİRDİKLERİNİ DE açıklıyor.
22. KENTAUROS > “UT-KESAN-R-O” şeklinde Türkçe “UT KESEN ER O” (SIĞIR KESEN ER O anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının SIĞIR KESTİKLERİNİ (ET YEME MAKSATLI) de açıklıyor.
23. KENTAUROS > “OT-KESAN-R-U” şeklinde Türkçe “OT KESEN ER O” (hayvanlara kışlık yem için OT KESİLMESİ TÖRESİ anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının hayvanlarina kışlık yem için ot kesip topladıklarını da açıklıyor.
24. KENTAUROS > “KAS-URETN-O” şeklinde Türkçe “KAZ ÜRETEN O” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanının KAZI da evcilleştirip evlerinde ürettiklerini anlatıyor ve KAZ yetiştiren bir toplum olduklarını açıklıyor. Bu gerçek tanımlama günümüzde dahi Türk köylerinde yaşayan ve geçerli bir töredir. Bu da inkâr edilemez bir gerçektir!
25. KENTAUROS > “TAUKSO-ERN” şeklinde Türkçe “TAVUKCU-EREN” (TAVUK YETİŞTİRENLER anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının TAVUĞU da evcilleştirip evlerinde ürettiklerini anlatıyor ve TAVUK yetiştiren bir toplum olduklarını açıklıyor. Bu eski Turan töresi günümüzde dahi Türk köylerinde yaşayan ve geçerli bir töredir. Bu da inkâr edilemez bir gerçektir!
26. KENTAUROS > “ENAK-SUTO-R” şeklinde Türkçe “İNEK SÜTÜ yeR” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, eski Türk dünyasının insanlarının İNEK SÜTÜ ile yapılmış ürünler yaptıklarını, yediklerini ve içtiklerini açıklıyor. Eski çağlarda yaşamış Türklerin dünyaya tanıttıkları SÜTCÜLÜK, PEYNİRCİLİK, YAĞCILIK, YOĞURTCULUK, hatta at sütünden KIMIZ yapma kültürü günümüzde de aynen devam etmekte ve şimdilerde milyonlari besleyen iş yerleri haline gelmiştir.
27. KENTAUROS > “KOUN-SETA-R” (KOEN-SUTA-R) şeklinde Türkçe “KOYUN SÜTÜ yeR” sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, yaşamış Türklerin dünyaya koyun SÜTÜNÜ ve onun ürünlerini de dünyaya tanıttıklarını açıklıyor.
28. KENTAUROS > “KOUN-SATER” şeklinde Türkçe “KOYUN SATAR” sözünü de içeriyor. Sürüler halinde koyun üreten bir toplumun başkalarına koyun satması da doğaldır. Aynı Turan kültürü şimdilerde de devam etmektedir. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, yaşamıış Türklerin başkalarına koyun satma töresini de geliştirmiş oluyor!
29. KENTAUROS > “ENAK-SOTUR” şeklinde Türkçe “İNEK SATAR” sözünü de içeriyor. Sürüler halinde İNEK üreten bir toplumun başkalarına İNEK ve SIĞIR satması da doğaldır. Aynı Turan kültürü şimdilerde de devam etmektedir. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, yaşamıış Türklerin başkalarına inek satma töresini de geliştirmiş oluyor!
30. KENTAUROS > “EKANSUTOR” şeklinde Türkçe “EKENCÜDÜR” (EKİNCÜDÜR, TARLACIDUR, ÇİFTCİDUR anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk insanlarının tarlalarda EKİNCİLİK yaptıklarını da açıklıyor. Çok ilginçdir ki Greekler sözde kendi dillerinde, ARPA adını “Oğuz Dilinde Arpa” diye tanımlamışlardır! Çünkü ARPA, BUĞDAY ve diğer ekinleri de dünyaya tanıtan eski Turan dünyasının Tur/Türk/Oğuz insanı olmuştur!
31. KENTAUROS > “AKEN-SUTOR” < Türkçe “AKAN SUTUR” (NEHİRDİR, DEREDİR, ÇAYDIR, ARKDIR, KANALDIR, ÇEŞMEDİR , PINARDIR, GÖZEDİR, KAYNAK SUYUDUR, gibi anlamlı) sözünü de içeriyor. Böylece, KENTAUROS adı bu çözümünde, eski çağlarda, Türk toplumlarının doğal akar sularına ne kadar bağlı olduklarını ve önem verdiklerini açıklıyor. Türkün YER-SU kültürü, bu “İNSAN-SU” bağlılığının bir neticesidir. Elbette ki SU, hayat verici bir varlık olarak, doğada “var olan her canlının hayatının devamını sağlayan, doğayı yaşatan ve şenlendiren” bir Doğa hediyesidir. SU, yaşamın “olmazsa olmazlarından” biridir. Bu Türkçe çözümün İngilizce olarak karşılığı: “it is the flowing water” oluyor!
32. KENTAUROS > “OUS-R-KENTA” < Türkçe “OĞUZ ER KENTİ” (city of oğuz man) sözünü de buluyoruz ki KENTAUROS (CENTAURUS) adlı yerin bir Oğuz er kenti, köyü, yerleşim yeri olduğunu açıklıyor. Böylece, Oğuz toplumlarının kentler, köyler, köy evleri gibi örü eserleri yaptıklarını açıklıyor!
33. KENTAUROS > “TENUSKO-AR” < Türkçe “DENÜSCÜ ER” (sea going man) sözünü de buluyoruz. Bunun gibi, CENTAURUS > “TENUSCU-AR” < Türkçe “DENÜSCÜ ER”) adlı toplumun bir denizlere açılan denizci insanlar olduklarını da Türkçe dille söylüyor!
Bu adlar olasılıkla daha da fazlaları, eski Turan dünyasının dinsel inancını ve pek çok törelerini bir sözcük içinde toplayan sözcükler olup, bu deşifreler sayesinde gün ışığına çıkmaktadır. Ne var ki, Türklükle ilgili bu kavramlar karartılmış ve bu gerçekler tek bir adın içinde gizli olarak tutulmuş bilgilerdir ve bu sayede Turan dünyasının tarihi silinmiştir. Kim bilir daha nice KENTAUROS gibi insanlık geçmişini Türkçe dil ile anlatan sözcükler vardır ki bu bilgiler olasılıkla bir daha bilinemiyecek ve karıştırılmış bir şekilde ebediyen gizli kalacaktır. Bu çalışmamda, bunca gizli gerçeklerin ancak bazıları ilk defa gün ışığına çıkmış oluyor!
BÖLÜM 2. CENTAURUS Neden “Yarı İnsan Yarı At?”
Yukarıda CENTAURUS (KENTAUROS, KENTAUROI) sözcüklerinin yapısını incelerken bulduğumuz bunca Türkçe tanımlamalar bu kavramın eski Turanlı Tur/Türk/Oğuz insanını tanımladığını gördük. Bu sözcükler içinde saklı daha başka Türkçe tanımlamalar da vardır. Şimdi, neden kendilerine “yarı insan ve yarı at” benzetmesi yapılmış? onu inceleyelim.
Efsanevi KENTAUROS (CENTAURUS) “yaratığını” temsil eden bir resim.
http://pre10.deviantart.net/4ec0/th/pre/i/2013/084/3/a/centaur_archer_2_by_pixel_slinger-d5t8921.jpg
http://www.theoi.com/Georgikos/KentauroiThessalioi.html
Polat Kaya: Greek sözcüğü KENTAUROS harf-be-harf “AT-U-ESKR-O-N” şeklinde deşifre edildiğinde, bulduğumuz söz, Türkçe “AT VE ESKER O”, yani, yukarıda ki resim “AT ve ASKERİ” birlikte gösteren bir kavramı tanımlıyor. Özellikle, “AT ASKERİ”, diğer bir değimle, “SÜVARİ ER” atına binip okunu yayına koyup gerdiğinde, yukarıda efsanevi KENTAUROS (CENTAURUS) adı ile belirlenen “efsanevi yaratığı” buluyoruz! Elbette ki ön tarafı insan BAŞI ve GÖVDESI - ve gerisi de AT GÖVDESİ olan bu yaratık, doğada eşi ve benzeri olmadığından, Greekler ve Latinler onu BESTIARY, yani, “garip hayvanlar” arasında tanımlamışlar. Efsanevi KENTAUROS (CENTAURUS) konusunda, bunların Turanlı Tur/Türk/Oğuz toplumları olduklarını bildikleri halde, onları aşağılamak ve karartmak maksadı ile olsa gerek ki, bu garip tanımlama ile, Turanlıları bu garip efsanevi yaratığa benzetmişler ve bunu yapmakla, hem Turanlıların kimliğini hem de onların kültürlerini tarihten silmişler!
[BESTIARY:
1 : a medieval
allegorical or moralizing work on the appearance and habits of real or
imaginary animals
2 a : a collection of descriptions or representations of real or imaginary animals
b : an array of real humans or literary characters often having symbolic significance. https://www.merriam-webster.com/dictionary/bestiary ]
İlginçdir ki, BESTIARY sözcüğü
“BESY-IR-AT” şeklinde yeniden dizildiğinde, bulduğumuz bu söz
karıştırılmış ve yeniden dizilmiş Türkçe
“BAŞI ER AT” - İngilizce olarak. “horse with the head of man”
- anlamlı bir sözdür!
***
Bu açıklamalara ek olarak şunu da söylemek yerinde olabilir: Eski Turan dünyasında, Türk toplumları kocabaş hayvan olarak sığır ve at yetiştiren bir toplum idi. Atı evcilleştirip, onunla ömür boyunca haşır neşir olan, dost olan Turan insanı, olasılıkla her evde en az bir ATI olan bir toplum idi. AT onun evinde pek çok işine yardımcı olan çok değerli bir varlıktı. En başta gelen yardımı onun bir iletişim aracı ve aynı zamanda gerektiğinde bir çatışma aracı idi. AT, kişinin zor zamanlarda düşmanından kaçmasını kolaylaştırdığı gibi, düşmanını kovalayıp, sıkıştırıp yenmesinde de en etken koşucu bir harp aracı idi. Böylece. Turanlı Tur/Türk/Oğuz toplumu at yetiştiren, ata binen, at üstünde savaş yapan çok güclü bir asker toplum idi. Bu gerçeği, CENTAURUS (KENTAUROS) efsanesi ile ilgili kaynak yazılarda da gördük.
Tarihte Türk insanı, nerdeyse “atının üstünde doğar, büyür ve ölür” diye bilinirdi. Tarih boyunca, atı ile bunca dostluk, arkadaşlık ve kardeşlik içinde olan Türk insanına onun atı, kendi canı kadar yakın ve değerli idi! Hatta öyle ki Türk erkeği öldüğünde, onun yok oluşuna ağlayan atı bile kurban edilerek sahibi ile birlikde gömülürdü. Bunun pek çok örneklerini Turan dünyasının kurganlarından ve diğer türbelerinden çıkarılan buluntularda da görüyoruz! Böylece, Latince CENTAURUS ve Helence KENTAUROS sözcükleri, bu Türkçe anlamı ile, eski dünyanın “Türk insanını ve onun atını” karıştırılmış bir dil ile tanımlıyorlar! Atından nerdeyse hiç inmeyen TÜRK INSANI VE ONUN ATI, bilerek veya bilmeyerek, Latince “CENTAURUS” ve Helence “KENTAUROS” adları ile ölümsüzleştirilmiştir. Fakat, bu gerçek şimdiye kadar bilinmemiştir ve bilinmiş olsa bile, büyük olasılıkla söylenmemiştir!
Hepinize esenlikler dileklerimle,
Polat Kaya
December 17, 2017
Bölüm 1-2 nin sonu